Robotik Cerrahi
Basında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Robotik Cerrahi Uygulamaları |
Basında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Robotik Cerrahi Başarıları |
da Vinci ROBOTİK CERRAHİ SİSTEMLERİNİN TARİHÇESİ NEDİR?
da Vinci® dünyanın ilk ve tek robotik cerrahi sistemidir.
da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ilk olarak uzaydaki astronotların sağlık hizmetine ihtiyaç duymaları halinde kullanılmak üzere NASA tarafından geliştirildi. Böylece astronotlar, dünyada bulunan cerrah konsolu kullanılarak uzaktan ameliyat edilebileceklerdi. da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi NASA Araştırma Merkezi’nde çalışan araştırmacılar, sanal gerçeklik sistemi üzerine bilimsel araştırmalar yapan mühendisler ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan Stanford Üniversitesi Araştırma Merkezi’nde çalışan robot teknolojisi uzmanları tarafından geliştirildi. 2000 yılında Amerika Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) onayıyla ilk olarak Kalp ve Damar cerrahisinde, sonra da yaygın olarak üroloji, genel cerrahi, jinekoloji, genel cerrahi, kbb alanlarinda kullanılmaya başlandı.
ÜÇ BOYUTLU (3D-HD) GÖRÜNTÜ Robotik cerrahi sistemi ile elde edilen net görüntüler ilgili bölgeye yapılacak müdahalenin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak tanıyor. Üç boyutlu görüntü imkânıyla yapılan robotik cerrahi müdahalesinde doktor derinlik hissi ile çalışıyor. Kamera cerrahın kontrolünde olduğu için derin ve dar bölgelerdeki anatomik yapılara dair 16 kat’a kadar büyültülmüş, net görüntüler elde ediyor. Bu sayede ameliyat esnasında oluşabilecek komplikasyonlar en aza indirilebiliyor. |
İLERİ HAREKET KABİLİYETİ Robotik cerrahinin kollarının ucundaki aletler insan bileğine benzer şekilde her yöne 180 derece dönebiliyor. Bu aletler aynı zamanda insan bileğinin hareket kabiliyetinin çok ilerisinde bükülebildiği gibi 540 dereceye kadar dönebiliyor. Bu sayede vücudun birçok noktasına (özellikle dar ve küçük alanlarda) ulaşıp kritik cerrahi müdahalelerde kesme, tutma, dikiş atma gibi önemli kolaylıklar sağlıyor. |
EL TİTREMESİNİN ORTADAN KALKMASI (Tremor Filtration Özelliği) İnsan eli fizyolojik olarak az veya çok titreyebiliyor; ancak robotik cerrahinin kollarındaki hassas hareket kabiliyeti bu titremeyi ortadan kaldırıyor. Bu sayede riskli bölgelerde yapılacak müdahalelerde insan eline bağlı hatalar da büyük ölçüde azaltılabiliyor. |
AMELİYAT ESNASINDA CERRAHIN FİZİKİ ŞARTLARI Ameliyat esnasında cerrahlar genellikle ayakta olurlar ve bu da uzun süren cerrahi müdahalelerde yorgunluk nedeniyle ayakta durmayı zorlaştırabilir. Robotik cerrahide cerrah operasyonu ameliyatı oturur vaziyette konsoldan yönetiyor. Bu sırada fiziksel yorgunluğa bağlı stres azalırken cerrahın konsantrasyonu da artıyor. |
MİNİMUM KAN KAYBI Robotik cerrahi sisteminde kesilerin küçük olması ve en ufak damarın bile 3 boyutlu görüntü ile büyütülmesi sayesinde kan kaybı büyük ölçüde azalıyor. Bazı operasyonlarda kan nakline ihtiyaç duyulmadığı bile olabiliyor. 1 santimetreden küçük kesiler sayesinde gerçekleşen bu operasyonlarda ameliyat sonrası yaşanabilecek ağrılar da büyük oranda azalıyor. |
AMELİYAT SONRASI GÜNLÜK YAŞAMA HIZLI DÖNÜŞ Robotik cerrahiyle yapılan ameliyatların sağladığı imkânlardan biri de hastaların hastanede kalma ve günlük hayata geçiş sürelerinin kısalmasıdır. Bu sayede robotik cerrahi sistemi sonrasında kemoterapi veya radyoterapi gereken hastalarda bu tedavilere daha erken başlama imkanı sağlıyor. |
OBEZİTE HASTALARININ ROBOTİK CERRAHİ SİSTEMİYLE AMELİYATI Obezite hastalarında yağlı dokunun çok olması, ameliyatları çok zor hale getirebiliyor. Robotik cerrahi sistemi; ürolojiden kardiyolojiye, jinekolojiden genel cerrahiye tıbbın pek çok alanında yaygın olarak kullanılıyor ve morbid obez hastalarda bile pek çok farklı operasyon rahatlıkla yapılıyor. |
FİZİKİ KOŞULLARDA İYİLEŞME Cerrahın ameliyatı, konsol başında oturur durumda yönetiyor olması fiziksel yorgunluğa bağlı stresi azaltırken konsantrasyonun da artmasını sağlıyor. Özellikle uzun süren ameliyatlarda bu etken büyük önem kazanıyor. |
ROBOTİK CERRAHİNİN HASTAYA SAĞLADIĞI FAYDALAR NELERDİR?
• Daha az kesi
• Daha az kan kaybı
• Daha az ağrı
• Daha hızlı iyileşme
• Daha az yara izi, daha iyi kozmetik sonuçlar
• Daha çabuk güncel hayata dönme
• Daha az kan nakli ihtiyacı
• Daha az enfeksiyon riski
• Daha az komplikasyon oranı
ROBOTİK CERRAHİNİN KULLANILDIĞI BRANŞLAR:
ÜROLOJİ Üroloji, da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi’nin en yaygın kullanıldığı alanların başında geliyor. Dünyanın farklı ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de özellikle radikal prostatektomi (prostatın çıkarılması) başta olmak üzere, böbrek tümörleri, böbrek kanalındaki darlıkların açılması, meshane tümörleri ve diğer pek çok ameliyat da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile gerçekleştiriliyor. |
KALP VE DAMAR CERRAHİSİ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi, mitral kapak onarımı, koroner by-pass ameliyatı (özellikle ön yüzeydeki damarların değişimi), ritim bozuklukları, mitral kapak degisimi, delik tamiri, sağ ve sol kulakçık problemlerinin giderilmesinde kullanılıyor. |
GENEL CERRAHİ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi, kolon ve rektum kanserleri, divertikül, enflamatuar bağırsak hastalıkları başta olmak üzere pek çok kolorektal hastalığın cerrahi tedavisinde kullanılabiliyor. da Vinci® cerrahisi özellikle kolon ve rektum cerrahisinde ameliyat alanının yakınında bulunan sinirlerin korunmasını da sağlıyor. |
OBEZİTE CERRAHİSİ Obezite hastalarındaki geniş ve kalın yağ tabakası cerrahın müdahale olanağını kısıtladığı gibi planlanan müdahalenin yapılmasını da güçleştiriyor. da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile gerçekleştirilen ameliyatlarda bu sorun ortadan kalkıyor. da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile yapılan obezite ameliyatları arasında da ilk sırada obezite cerrahisinde altın standart olarak kabul edilen gastrik by-pass ameliyatları geliyor. Bu yöntem hem midenin küçültülmesine hem de bağırsakların bir kısmının devre dışı bırakılarak alınan gıdaların emiliminin azaltılmasına olanak tanıyor. |
JİNEKOLOJİ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile kanser ameliyatları, rahmin çıkarılması, büyük çaplı miyomların alınması, sarkan vajen veya rahmin yukarı asılması ve tüp cerrahisi başarı ile gerçekleştirilebiliyor. |
KULAK BURUN BOĞAZ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi, kulak-burun-boğaz ve baş-boyun cerrahisi alanlarında da başarı ile kullanılıyor. Transoral Robotik Cerrahi olarak tanımlanan yöntem, ağız, gırtlak, dil ve bademcik ile ilgili iyi veya kötü huylu tümörlerinin çıkarılmasına olanak tanıyor. Robotik Cerrahi Sistemi ile ameliyatlar, kesi yapılmadan doğal giriş yeri olan ağız yolu kullanılarak sistemin iki kolu ile gerçekleştirilebiliyor. Açık cerrahiye kıyasla hastalarda daha az travma yaratan bu teknik, cerrahlara sunduğu olanaklarla, pek çok sinirin ve damarın bulunduğu hassas ve dar alanda daha güvenli bir çalışma imkanı sağlıyor. |
TİROİT CERRAHİSİ Soluk borusunun her iki yanında yer alan tiroit bezi operasyonlarında, boyunda izler oluşması estetik olarak rahatsız edici olabiliyor. da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile, vücut kitle indeksi uygun hastalarda, koltuk altından girerek boyundaki tiroide ulaşılması ve çok büyük guatrların çıkarılması dışında tüm tiroit ameliyatlarını yapmak mümkün olmaktadır. da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi ile ameliyat olan hastalar, 24 saat sonra evlerine dönebiliyor ve aynı gün banyo yapabiliyorlar. Bu hastaların koltuk altında yer alan gizli bir kesi dışında herhangi bir iz oluşmuyor. |
AKCİĞER(Göğüs) CERRAHİSİ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi göğüs cerrahisinde günümüzde anatomik akciğer rezeksiyonu olarak tanımlanan, bir akciğerin tamamının (pnomonektomi), bir lobunun(lobektomi) veya bir segmentinin(segmentektomi) pratik işlemleri yapılıyor. Ayrıca yemek borusu ameliyatları ve mediasten olarak tanımlanan her iki akciğerin ortasında kalan bölümdeki kitle ve kistlerde de robotik cerrahi kullanılıyor. Hastalar radyoterapi ya da kemoterapi tedavileri alacaksa iyileşme süresinin çok daha kısa olmasından dolayı hızlıca bu tedavilere başlanabiliyor. |
PEDİATRİK CERRAHİ da Vinci® Robotik Cerrahi Sistemi, pediatrik vakalarda da oldukça başarılı olarak kullanılmakta olup, kullanılan enstrümanların çaplarının çok küçük olması sayesinde hasta vücudu içerisinde rahatlıkla hareket edilebilmektedir. Açık cerrahideki büyük kesilere oranla 1 cm’den küçük olan kesilerin iyileşmesi yine çocuk hastaların hızla iyileşme ve normal hayata dönmelerini sağlamaktadır. |